Milliyet Gazetesi Cadde Eki Şubat 2013
Kayıt altına alınmadığı için sağlıklı istatistik verileri olmayan meme kanseri vakaları, artık yakından takip ediliyor.
Türkiye Meme Hastalıkları Dernekleri Federasyonu ve Ulusal Meme Kanseri Veri Tabanı’nın bilgilerinden yola çıkarak hazırlanan ‘Türkiye’de Meme Kanseri’ kitabı, bir rehber niteliğinde
Kitabın editörü, genel cerrahi uzmanı Prof. Dr. Vahit Özmen, rehberin büyük bir açığı kapattığını söylüyor: “Meme kanseri, dünyada olduğu gibi, Türkiye’de de kadınlarda en sık görülen tür. Ancak ülkemizde meme kanseri olan kadınlara ait detaylı ve sistematik hazırlanmış demografik, klinik, patolojik özellikler ve tedavi verileri bugüne kadar ortaya konmadı.
Bu raporda Türkiye’de 2005 tarihinden itibaren kullanımda olan ve Türkiye Meme Hastalıkları Dernekleri Federasyonu (TMHDF) yapısı içerisinde oluşturulan Ulusal Meme Kanseri Veri Tabanı’na (UMKVT) kayıtlı kadın hastalara ait klinik ve patolojik verilerin analizi, bulguların literatür ışığında tartışılması amaçlandı. Analizin tedavi ve takip verilerini kapsayan bölümüyse ikinci bir kitap olarak sunulacak.
1 Mayıs 2005’ten başlanarak veritabanına online kayıt edilen meme kanseri hastalarına ait klinik ve patolojik veriler araştırıldı. Meme kanseri tanısı alan hastaların dağılımı yapıldı. Kadın hastalarda, yaş, menopozal durum, klinik ve patolojik evre dağılımı, invaziv kanserlerin histolojik tipi, tümör çapı, histolojik gradları, bölgesel lenfatik evre, östrojen, progesteron (PR), HER-2 reseptörleri ve moleküler alt tipleri gibi parametreler incelendi.
7 Nisan 1992 tarihinden itibaren meme kanseri tanısıyla ameliyat edilen 13 bin 240 olgu bu çalışma kapsamına alındı. Olguların yüzde 99’u kadın, yüzde 1’i de erkek. Kadın meme kanseri hastalarının ortalama tanı yaşı 51.6 olup, bunların yüzde 17’si 40 yaşın altında, yüzde 45’iyse menopoz öncesi dönemdeydi. Tanı sırasındaki yaş gruplarına bakıldığında, kanser sıklığının 45-49 yaş grubunda yüzde 16.7’lik bir değerle maksimum düzeye ulaştığı, daha sonra azalarak 65-69 yaş grubunda yüzde 7.6’ya düştüğü daha sonraysa tekrar yükseldiği görüldü.
Kitaptaki verilerin temizlenmesi ve analizi Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Böümü’nden Dr. Nilüfer Özaydın tarafından yapıldı. Kitabın hazırlanmasına Prof. Dr. Bahadır Güllüoğlu ve Dr. Ersin Selçuk Ünal da çok değerli katkılarda bulundu.”